Yazar
Aslı DAVAS
Doç. Dr., İzmir Dayanışma Akademisi (İDA) Üyesi

Özet

  • GATS, bölgesel ya da ikili ülkelerce imzalanan uluslararası anlaşmalarla sağlık hizmetlerinin ticareti serbestleşmiş, sağlık hizmetleri küresel bir meta haline dönüşmüştür. Tıbbi turizm bireylerin kendi ya da sigorta kurumları aracılığıyla maliyet, nitelik, bekleme süreleri vb. gibi sağlık hizmetine erişimdeki finansal ya da örgütsel sorunlar nedeniyle başka bir ülkeden sağlık hizmeti satın almaları ya da almak zorunda kalmaları olarak kabul edilmelidir. Tıbbi turizm reklam vb. araçlarla talebin satıcılar tarafından da şekillendirildiği bir endüstriyi işaret eder. Aracı kurumların “Üçüncü Dünya’nın fiyatlarıyla Birinci Dünya Sağlık hizmeti” yaygın sloganıyla pazarladıkları bu sınır ötesi tedavilerin başarısı konusunda gerçekte çok sınırlı kanıta dayalı bilgi bulunmaktadır. Küreselleşme, sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesi, kamu sağlık sigortalarının kapsamlarının daraltılması sağlık turizmini etkileyen en önemli etmenlerdendir. Artan cepten harcamalar, kapsam dışı tedaviler tıbbi turizme yönelişi arttırmaktadır. Ülkeler arasında sağlık hizmetlerinin ücretlendirilmesindeki farklılıklar, sağlık hizmetlerine erişimde bekleme listeleri gibi örgütsel ve hizmetin sağlık sigortasınca kapsam dışı olması gibi finansal güçlüklerin olması, hastaları sınır ötesi hizmete yönlendirmektedir. Bu nedenle tıbbi turizm son yıllarda sağlık hizmetlerinin başka bir ülkedeki alt işverene devredilmesi gibi de kabul görmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde özel sektöre ve uluslararası ortaklara inanılmaz kamusal teşviklerle yaratılan tıbbi turizm sektörü ülke içinde sağlıkta eşitsizlikleri arttırmakta özellikle yoksulların sağlık hizmetlerine erişimine engel olmaktadır.
    Geliş Tarihi : 04.07.2017
    Kabul Tarihi : 01.09.2017

Summary

  • The trade in health care services was liberalized and these services became a global commodity through GATS, the regional or bilateral international agreements. Medical tourism should be considered a phenomenon in which the individuals buy or have to buy health care services from another country on their own or through their insurance institutions due to the financial or organizational challenges in accessing healthcare such as cost, quality or waiting times. Medical tourism implies an industry wherein the demand is shaped also by vendors using the means such as advertising etc. There is, in fact, very limited evidence based information on the success of these transboundary treatments marketed by intermediary institutions with the common slogan “First World Health Care at Third World Prices”. The globalization, the privatization of health services, limitations on coverages of public health insurances are the most important factors aff ecting medical tourism. Increasing out-of-pocket spending, the treatments uncovered by health insurances stimulate the trend of medical tourism. The presence of the organizational diff iculties such as health care pricing diff erences among the countries, the waiting lists for health care and the financial diff iculties such as the exclusion of insurance coverage for the treatment, direct patients towards cross-border services. For this reason, medical tourism is also being seen in recent years as the transfer of health care to subcontractors in another country. The medical tourism sector, which was created through incredible public incentives for the private sector and international partners in developing countries increases the disparities in health care in the country, constrains access to health care services, particularly among the poor.
    Received : 04.07.2017
    Accepted : 01.09.2017

Anahtar Sözcükler / Keywords

  • TR: tıbbi turizm, ticarileşme, eşitsizlikler
    EN: medical tourism, commercialization, disparities

Geliş Tarihi / Received Date
  • 04.07.2017

Kabul Tarihi / Accepted Date
  • 01.09.2017