Yazar
Zeliha ÖCEK
Doç. Dr., Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı

Özet

  • İki İki bölümden oluşan bu yazı sağlık hizmetlerinde memnuniyet kavramına ve bu konuda yapılan araştırmaların geçerliliğine yönelik bir tartışma ile başlamaktadır. İkinci bölümde ise Sağlık Bakanlığı’nın 2010 ve 2011 tarihli “Birinci Basamak Sağlık Hizmetlerinde Hasta Memnuniyeti” çalışmaları değerlendirilmiştir. Sağlık reformları ile birlikte hasta memnuniyetini ölçmeye yönelik çalışmaların sayısında çok çarpıcı bir artış gerçekleşmiştir. Diğer yandan bu çalışmaların kavramsal bir çerçeveye dayanmadığını, memnuniyetin son derece subjektif ve karmaşık bir olgu olduğunu, elde edilen sonuçların geçerlilik ve topluma genellenebilirlik açısından çok sınırlı olduğunu ortaya koyan kanıtlar da güçlenmektedir. Sağlık Bakanlığı’nın çalışmalarının da bu sorunlardan yoğun biçimde etkilendiği görülmektedir. Çalışmalar örneklem grubu ve veri toplama yöntemi açısından ciddi sistematik hata kaynakları barındırmaktadır. İl grupları arasında yapılan karşılaştırılmaların sonuçları sosyal belirleyicilerin dikkate alınmamış olması nedeniyle herhangi bir anlam ifade etmemektedir. Sonuç olarak iki çalışma da kavramsal içerik ve yöntemsel yaklaşım açısından bilimsel araştırma yeterliliklerini karşılamamaktadır.

Summary

  • This article consists of two parts, starts with a discussion on the concept of satisfaction in health care services and on the validity of the studies done on this topic. In the second part “Patient Satisfaction in Primary Health Care Services” studies of The Ministry of Health dated 2010 and 2011 were assessed. Along with health care reforms, the number of studies aiming to measure patient satisfaction has been increased dramatically. On the other hand, strengthened evidences revealed that studies are not based on a conceptual framework, satisfaction is a highly subjective and complex phenomenon and the validity of the results obtained have important limitations according to their validity and generalizability to the general population. It can be seen that the studies of Ministry of Health have been impacted by these problems seriously. The studies contains crucial sources of biases according to sample group and data collection methodology. The comparison made between the groups of provinces does not provide meaningful results since social determinants have not been taken into consideration. In conclusion both of the studies do not fulfil the requirements of scientific researches both according to conceptual framework and methodological approach.

Anahtar Sözcükler / Keywords

  • TR: Hasta memnuniyeti, birinci basamak sağlık hizmeti, aile hekimliği
    EN: Patient satisfaction, primary care services, family medicine