MAKALE ARTICLE

Küresel iklim değişikliği artık gelecekte gerçekleşmesi beklenen bir küresel sorun değil, etkilerini başta sağlık olmak üzere her alanda hissettiğimiz bir kriz halini almıştır. Editöriyal yaklaşım olarak iklim krizi, yalnızca artan sera gazı emisyonları ile ilgili teknik bir sorun değil, aynı zamanda toplumsal bir dönüşüm süreci ve sosyal, ekonomik ve politik eşitsizliklerle yakından ilişkili bir adalet meselesi olarak kavranmış ve ele alınmıştır. Bu nedenlerle “İklim Krizi ile Mücadele:Kavramlar ve Örnekler” adını verdiğimiz bu dosyada hem şimdiye kadar iklim krizine ilişkin kavramsal tartışmaları hem de yapılan mücadeleleri ele alırken nasıl bir iklim mücadelesi olmalı sorusuna da yanıt aradık. İklim adaleti, Adil Geçiş, İklime Uyum ve Dirençlilik kavramlarını ele aldık, bu kavramlarla ilgili yapılmış araştırma, uygulama ve eylemliliklere yer verdik.

Global climate change is no longer a global problem expected to occur in the future, but has become a crisis whose effects we feel in every field, especially health. As an editorial approach, the climate crisis is perceived and addressed not only as a technical problem related to increasing greenhouse gas emissions, but also as a social transformation process and a justice issue closely related to social, economic and political inequalities. For these reasons, in this file we named “Fighting the Climate Crisis: Concepts and Examples”, we addressed both the conceptual discussions and struggles regarding the climate crisis so far, and also sought an answer to the question of what kind of climate struggle should be. We addressed the concepts of climate justice, Just Transition, Climate Adaptation and Resilience, and included research, practices and actions related to these concepts.