Yazar
Burhan İLERİYE
Bursa Tıp Fakültesi Toplum Sağlığı Kürsüsü Asistanı, Dr.

Metin / Text
  • Giriş : Yeterli ve dengeli beslenme, hastalıklara karşı direnci artıran önemli etmenlerden biridir. Özellikle iyi beslenemiyen çocuklarda, hastalanma olasılığı artar, hastalıklar daha ağır seyreder, öldürücü olmayan hastalıklar ölümlere neden olur. Ülkemizde daha önce yapılmış yöresel ya da bölgesel araştırmalar, yeterli ve dengeli beslenememenin, özellikle çocuklarda önemli bir sorun olduğunu göstermektedir (1,3,4,8,12,13). Bu konuya katkıda bulunmak amacıyla 1977 yılı ilkbaharında Bursa Bakım ve Yetiştirme Yurtlarındaki çocukların beslenme durumu saptanmıştır. Çocuk Bakım ve Yetiştirme Yurtları 6972 sayılı korunması gerekli çocuklar hakkındaki yasaya göre düzenlenmiştir. Bu yasayla her ilde, bedensel, ruhsal ve aktöresel (ahlaki) gelişmeleri tehlikede olup, ana ve babasız, ana ve babası belli olmayan, ana ya da babası tarafından terkedilen veyahut da ana ve babası tarafından ihmal edilip kötü yollara sürüklenme durumuyla karşı karşıya olan çocukları korumak ve yetiştirmek amacıyla bir birlik kurulması ve bu birlik eliyle 0-6 yaşlarındaki çocukların çocuk bakım yurtlarında, 7-18 yaşlarındakilerin ise yetiştirme yurtlarında barındırılması ve bakımı öngörülmüştür. Denetim ve yönetim yönünden çocuk bakım yurtları Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığının, yetiştirme yurtları ise Milli Eğitim Bakanlığının sorumluluğunda olup, her ikisi de il merkezlerindeki korunmaya muhtaç çocukları koruma birliğine bağlıdır. Gereç ve Yöntem : Bursa Çocuk Bakım ve Yetiştirme Yurtlarında bulunan 18 yaşından küçük 191 erkek, 94 kız olmak üzere toplam 285 çocuğun beslenme durumu, klinik muayene ve antropometrik ölçümlerle saptanmıştır. Araştırma bulguları, Türkiye koşullarında geçerli sayılabilen Gomez sınıflandırması ve ayrıca klinik muayene sonuçlarıyla değerlendirilmiştir. Ağırlıkları ve yaşları özenle saptanan çocukların, yaşa göre standart ağırlık yüzdesi de saptanmış ve buna göre Gomez sınıflandırması esas alınarak, ağırlığı standart ağırlığın % 91 ya da fazlası olanlar beslenme bozukluğu yok; % 76-90 olanlar birinci derecede beslenme bozukluğu; % 61-75 olanlar ikinci derece beslenme bozukluğu ve % 60 ya da daha az olanlar üçüncü derece beslenme bozukluğu şeklinde sınıflandırılmıştır. Ayrıca her çocuk muayene edilerek, beslenme bozukluğunun klinik bulguları da aranmıştır. Bulgular: Araştırma kapsamına alınan Bursa Merkez Yetiştirme Yurdu, Saniye Rıza Kız Yetiştirme Yurdu ve Bursa Çocuk Bakım Yurdundaki toplam 285 çocuğun yaş ve cinse göre dağılımlarıyla bunlar arasında Gomez sınıflandırmasına göre beslenme bozukluğu saptananların sayı ve yüzdeleri Tablo: 1'de gösterilmiştir. Muayene edilen 285 çocuğun 94'ü (% 33) kız ve 191'i (% 67) erkekti. Bunların 190'ında (% 66.7) Gomez sınıflandırmasına göre beslenme bozukluğu Tablo: 1 'deki bulgulara göre kızların % 66.6'sında, erkeklerin % 69.6'sında beslenme bozukluğu bulunmakla birlikte arada anlamlı farklılık yoktur. Ancak 10 -14 yaş grubundaki erkek çocuklarda beslenme bozukluğunun aynı yaşlardaki kızlara karşın anlamlı derecede fazla olduğu saptanmıştır (x2=12.58, df=1, p<0.001). Araştırmaya alınan çocukların beslenme durumunun beslenme bozukluğu derecelerine ve cinsiyete göre dağılımları Tablo: 2'de verilmiştir. Klinik bulgulara göre çocukların 194'ünde (% 68',1) beslenme bozukluğu saptanmıştır. Gomez sınıflandırması ve klinik bulgularla saptanan beslenme bozukluklarının karşılaştırılması Tablo: 3'de gösterilmiştir. Tablo: 3 incelenirse, Gomez sınıflandırmasına göre beslenme bozukluğu olmayanların % 54.7'sinde; 1. derece beslenme bozukluğu olanların % 69.5'inde; 2. derece beslenme bozukluğu olanların % 84.6 sında ve 3. derece beslenme bozukluğu bulunanların tümünde klinik bulgulara göre de beslenme bozukluğu saptanmıştır. Tartışma: Bu araştırma sonuçları değerlendirilirken bakım ve yetiştirme yurtlarında barınan çocukların, yurtlara getirilinceye dek olan yaşantılarında sahipsiz kaldıkları gerçeğinin gözönünde bulundurulması uygun olacaktır. Gomez'in standartarına göre araştırma kapsamına giren çocukların % 66.7'sinde beslenme bozukluğu saptanmıştır. Araştırma yapılan 285 çocuktan 131 'inde (% 46) birinci derece, »2'sinde (% 18.2) ikinci derece ve 7'sinde (% 2.5) üçüncü derece beslenme bozukluğu bulunmuştur. Bu sonuçlar ülkemizde beslenme sorununun ne denli güncelliğini koruduğunu göstermektedir. Bulunan sonuçlar ülkemizin çeşitli yörelerinde geçmiş yıllarda yapılan benzer araştırmalarla (1, 3, 12, 13) karşılaştırıldığında, önemli farklılık görülmemektedir. Araştırma bulgularını çeşitli yıllarda, bazı ülkelerde yapılan beslenme araştırması sonuçlarıyla karşılaştırdığımızda ancak geri kalmış Afrika ve Güney Amerika ülkeleriyle aynı boyutlarda olduğumuz görülmektedir. Tablo: 3'de görüldüğü gibi Gomez sınıflandırmasına göre beslenme bozukluğu bulunanların çoğunluğunda beslenme bozukluğunun klinik bulguları da görülmüştür. Ancak aynı sınıflandırmayla normal bulunan 95 çocuktan 52'sinde (% 54.7) beslenme bozukluğunun klinik bulgularının görülüşü, klinik değerlendirmelerde yanılgı olabileceğini düşündürmektedir. Sonuç: Bursa Bakım ve Yetiştirme Yurtlarında barınan çocuklardaki beslenme bozukluğu araştırmasının sonuçları, üzerinde önemle durulması gereken bir sorunun varlığını açıkça ortaya koymaktadır. Bölgemizdeki, daha genelde ülkemizdeki çocukların beslenme durumu geri kalmış ve gelişmekte olan ülkeler çocuklarının beslenme durumuna benzemektedir. Her ne kadar araştırmaya alınan çocukların ailelerinden yeterince ilgi ve yakınlık görmedikleri ve bunun beslenme üzerine olumsuz etkisi düşünülürse de, bu denli yüksek oranda bir beslenme bozukluğunun bulunuşu, toplumun diğer kesimlerinde de beslenme bozukluğunun önemli boyutlarda olduğunu düşündürmektedir.

Tablo Başlıkları / Table Heads

  • Tablo: 1 - Muayene Edilen ve Beslenme Bozukluğu Saptanan Çocukların Yaş Grupları ve Cinsiyete Göre Dağılımı Tablo: 2 - Beslenme Durumunun Beslenme Bozukluğu Derecelerine ve Cinsiyete Göre Dağılımları Tablo: 3 - Gomez Sınıflandırması ve Klinik Bulgulara Göre Saptanan Beslenme Durumunun Karşılaştırılması

Kaynaklar / References

  • 1. Aytekin, H.: Köprüköy sağlık ocağı bölgesindeki toplumun genel beslenme durumu. ihtisas tezi, Erzurum 1972 2. BaysaL, A.; Beslenme Ders Kitabı, Hacettepe Üni. Yayınları, Ankara, 197!; 3. Bilir, S., Ersözlü, A.: Ankara Etimesgut Bölgesinde Etimesgut merkez ve ona bağlı beş köyde çocuk sağlığı ve gelişimi üzerinde yapılan araştırma, Beslenme ve Diyet dergisi, 2, 101-111, 1974 4. Erim, A.: Ankara kentindeki altı yuvada beslenme durumu ve bununla ilgili bazı faktörler, Beslenme ve Diyet Dergisi, 2, 14-25, 1973 5. Gelgy, J. İ. R., Basle, S. A.: Scientific tables, Switzerland, p.p. 613-622, 1962 6. Jelliffe, B. D.: The assesment of the nutritional status of the community, Geneva, p.p. 20-26, 1966 7. Köksal, O.: Memleketimizde milli seviyede beslenme problemleri ve çözüm yolları, İstanbul IV. Ana ve Çocuk Sağlığı Semineri tebliği, 165-180. 1965 8. Kürkçüoğlu, M.: Erzurum’da gizli (Iatent) malnütrisyonların değerlendirilmesinde hydroxyproline ölçütleri. Ata. Üniv. Tıp Bültenı, 3:1-18, 1970 9. Nelson, W. E., Vaughan, V. C., McKay, R. J., Terkbook of pediatrics, London, p.p. 164-184, 1969 10. TOB (Tabip Odaları Bülteni), 6, 49-54, 1976 11. TOB (Tabip Odaları Bülteni), 9, 10, 19-45, 1976 12. Tümerdem, Y.: Çiçek aşısı yapılan 6-14 yaşlarındaki çocuklarda bağışıklığın beslenme ile ilişkisi, Doçentlik tezi, Erzurum, 1973 13. Yalçın, C.: Ankara’nın Kuşcağız gecekondu mahallesinde çocukların beslenme durumu, Beslenme ve Diyet Dergisi, 3, 91-00, 1974